Türk turizmindeki talep, dünya turizmine olan talebin üstünde büyümektedir. 1980-2005 döneminde Türkiye’ye gelen turist sayısı 17.5 kat, turizm geliri ise 5.5 kat artmıştır. Aynı dönemde dünya turizminde turist sayısı 32.5 kat, turizm geliri ise 11.9 kat artmıştır. Daha çok kıyı bölgelerinde yoğunlaşan turizm hareketliliğini, Anadolu’nun içlerine ve hatta tüm ülke düzeyine ulaştıracak kapsamlı projeler üzerindeki çalışmalar devam etmektedir. Türkiye’nin tarihinde ikinci turizm hamlesi olarak hatırlanacak bu projeler, ilki 2004-2006, ikincisi 2007-2010 yılları arasında olmak üzere iki aşamalı bir süreç içerisinde gerçekleştirilecektir. Hedef, 2010 yılında 30 milyon turist ve 30 milyar ABD doları turizm geliridir. Ülkeyi ziyaret eden turist sayısı ve turizm gelirlerinde sağlanan sürekli artışlar, sektörde istikrarlı bir gelişmenin olduğunu göstermektedir. 2005 yılında Türkiye’yi ziyaret eden turist sayısı 21 milyon 122 bin 798 kişi olarak gerçekleşmiş olup, yabancılardan elde edilen turizm gelirleri ise 18.1 milyon ABD doları düzeyindedir. Turizm gelirlerinin ihracat içindeki payı % 25 GSMH içindeki payı ise % 5.7’dir.
Türkiye’nin dünya ekonomisiyle bütünleşme yolunda son yıllarda en başarılı olduğu sektör turizmdir. Bu başarıyı dikkate alan Türkiye, sahip olduğu bu potansiyeli iyi değerlendirerek uluslararası turizm gelirinden daha fazla pay alma yolunda turizm politikalarını yeni bir anlayışla gözden geçirmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı, turizm endüstrisini etkileyen tüm faktörleri dikkate alarak yeni pazarlama stratejilerini harekete geçirmiştir.Türkiye, bu stratejilerin en can alıcı ayağı olan tanıtımda da ciddi atağa geçmiş ve tanıtım kampanyalarını farklı coğrafyalardaki 33 ülkede, 36 yurt dışı büro aracılığı ile yoğun olarak başlatmıştır. Kampanyalardaki yaklaşımın temelinde “farklılıkların kucaklaşması” teması vurgulanmaktadır.Bir arada yaşatılan bu farklılıkların zenginliği Türkiye’nin her köşesine; doğal, kültürel, sanatsal, estetik ve folklorik çeşitlilik olarak yansımaktadır. Bu gizemli ve baş döndürücü karmaşa, çok sesli ve renkli kültür bir karşıtlık değil, bir kucaklaşma kültürüdür.Turizmin çeşitlendirilmesi kapsamında ayrıca, yat, golf, termal ve sağlık, kış ve dağ sporları, yayla, mağara, doğa yürüyüşü (treking), akarsu sporları (rafting), sportif olta balıkçılığı ve avcılık, kuş gözlemciliği gibi pek çok turizm alanına ilişkin projelerle de etkin faaliyetlerde bulunulmaktadır.
|